Biz Kimiz?
1968’DEN BERİ BEREKET AŞKIYLA…
YÖRÜK BİR AİLENİN ÇOCUĞU OLAN NİHAT KOÇ, 1946 YILINDA AYDIN’IN ARAPKUYUSU KÖYÜ’NDE DÜNYAYA GELİR. DEVE İLE NAKLİYE İŞLERİ YAPAN ALİ KOÇ’UN YEDİ ÇOCUĞUNDAN BİRİ OLAN NİHAT KOÇ, İLKÖĞRENİMİNİ KÖYÜNDE TAMAMLAR. İLKOKULUN ARDINDAN AYDIN LİSESİNE BAŞLAYAN NİHAT KOÇ, ORTA İKİNCİ SINIFTAN SONRA OKULA GİTMEZ VE BİR DEMİRCİNİN YANINA ÇIRAK OLARAK VERİLİR…
15 M2'den 40.000 M2'ye
Nihat Koç’un çırak olarak girdiği atölyede tarım makineleri tamiratı ve pulluk işleri yapılmaktadır. Genç ve yaşına göre oldukça kuvvetli olan Nihat Koç bu atölyede balyoz ustası olur ve demir dövmeyi öğrenir.
Aynı atölyede 7 yıl kadar çalıştıktan sonra 20 yaşında askere gider. Askerlik döneminde nişanlanan Nihat Koç, terhis olup dönünce evlenir. Nihat Koç evliliğinin ardından kendi atölyesini açmaya karar verir. Almanya’ya işçi olarak gideceği için dükkanını devreden biriyle anlaşır ve 15 m2’lik bu dükkanda 1968 yılında kendi işini yapmaya başlar.
BEN PULLUK YAPARIM!
1968’DEN BERİ BEREKET AŞKIYLA…
Atölyesinde kaynak işleri yapan Nihat Koç, daha çok bozulmuş ilaç makinelerini tamir eder. Bir gün ilaç makinesini tamir ettiği bir çiftçi, makinenin çalışmasını çok beğenir ve Nihat Koç’a esas mesleğin ne diye sorar. Nihat Koç ben, ‘BEN PULLUK YAPARIM’ cevabı verince çiftçi kendisine bir pulluk yapmasını ister. Bu ilk pulluğun ardından çevreden tanıyanlar ve komşuları da pulluk siparişleri vermeye başlar.
Nihat Koç böylece haftada bir tane ikili pulluk imal etmeye başlar. Bu ilk pullukların üzerine ‘KISMET’ yazılır. Yaptığı pulluklar beğenilen ve civar bölgelerden de sipariş almaya başlayan Nihat Koç, tamamen pulluk yapmaya yönelir.
İlk İhracat
Bu dönemde 1974 yılında oğlu Bülent Koç dünyaya gelir. 1976 yılına gelindiğinde dükkan yetersiz duruma düşer ve 50 m2’lik daha büyük bir dükkan kiralanır. Bu yeni dükkana pres makinesi ve yeni kesiciler alınır.
Daha önce dışarı kestirdiği malzemeleri kendisi kesmeye başlayan Nihat Koç, yeni makineleri ile pulluklara kendisi şekil vermeye başlar ve üçlü pulluk üretimine başlar. 1983 yılına gelindiğinde yeni atölyede yetersiz kalır ve 1983 yılında 400 m2’lik daha büyük bir atölyeye geçilir.
Bu yeni atölyede 20 işçi ile gelişerek üretime devam edilir. Bu yeni atölyeye geçildikten sonra dörtlü pulluk imalatına başlanır. Bu süreçte atölye her geçen yıl büyümeye ve kendini geliştirmeye devam eder.
Firma 1989 yılında Suriye’den 180 pulluk siparişi alır ve böylece ilk ihracatını gerçekleştirmiş olur. Aydın Pulluk, 1991 yılında Astim Organize Sanayi Bölgesi’nde aldığı 4000 m2’lik yeni fabrikasına taşınır. Yeni fabrikayla birlikte Aydın Pulluk beşli pulluk üretimine başlar.
İKİNCİ KUŞAK GÖREV ALIR.
1990’lı yıllar Aydın Pulluk’ta ikinci kuşağın görev aldığı yıllar olur. 1974 yılında Aydın’ın Arapkuyusu Köyü’nde dünyaya gelen Bülent Koç, lise öğrenimini Aydın Lisesi’nde tamamladıktan sonra Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nde Ziraat Mühendisliği bölümüne kaydolur.
Çalışmaya çok erken başladığını belirten Bülent Koç, ‘Hafta sonu veya okul olmadığı zamanlar babamla birlikte dükkana giderdim. Üniveristeyi 1997 yılında bitirdim, fakat mezun olmadan önce, 1995’te fabrikada çalışmaya başlamıştım. O yıllarda babam yavaş yavaş işten çekilmeye başlamıştı. Pazarlamacılardan biri işten ayrılınca ben yaparım dedim ve çalışmaya başladım. İşe ilk girdiğimde her bölümde çalıştım. Beni nerede boşluk varsa orada çalıştırdılar. Makinede yaptım, kaynakta yaptım. Babamın amacı bir usta yetiştirmek değildi. Gayesi buranın kokusunu aldırmak, bu işi sevdirmek, teorik bilgimi geliştirmekti. Çünkü bir işi sevmezseniz devam ettirmeniz çok zor olur. Benim mesela şu anda hayatta en çok sevdiğim şey pulluktur. Pulluğa uzun yıllardır görülmeyen bir sevgiliye bakarmış gibi bakarım’ diyor.
NİHAT KOÇ VEFAT EDER…
Aydın Pulluk kurucusu Nihat Koç 1997 yılında hasta olur ve 1999 yılında vefat eder. Nihat Koç’un işini çok seven ve işinden başka bir şey düşünmeyen biri olduğunu belirten Bülent Koç babasını şöyle anlatıyor: ‘Anne babasından gelen bir birikimi olmayan, köyden tek başına çıkıp iş kuran insanlar, başarısız olup doğup büyüdükleri yerlere geri dönmek istemezler. Babam da böyle biriydi ve başarmayı erdem sayardı.
Tipik bir Anadolu insanıydı. Açık görüşlü biriydi. İş konusunda farklı fikirlerim olduğunda beni serbest bırakırdı, önümü açardı. Pulluğa çok önem verirdi. Makineye uzaktan baktığında hataları çok iyi görürdü. Ben biraz daha işi ustalara bırakıyorum çünkü babam kadar anlamam imkansız. O her şeyi kendi üstüne alırdı. Ustalara da işi o gösterirdi. Çünkü 40 yaşına kadar kendi yapmış pulluğu. 40 yaşından sonra bırakmış kendi başına yapmayı. Çok iyi bir balyoz ustasıydı.
Babamın çırakları halen bizimle çalışıyor, buradan emekli olan insanlar var. Babamın çok iyi bir usta olduğunu söylüyorlar.’ Yolu Bülent Koç yönetiminde devam eden Aydın Pulluk, özellikle 2000’li yıllarda önemli bir büyüme yakalar. Bu dönemde fabrika 16.000 m2’ ye kadar büyür. Bülent Koç 2000 yılında evlenir. 2003 yılında Nihat, 2006 yılında Efe Koç dünyaya gelir.
FUARLAR VE İHRACAT İLE BÜYÜME
2000’li yıllar firmanın önce Türkiye, ardından yurt dışı fuarlarına katılmaya başladığı yıllar olur. Fuarlara katılmalarının ardından ihracatta da önemli bir gelişme yaşadıklarını belirten Bülent Koç, ‘Yurt içi fuarlarında çiftçilerin ve piyasanın ihtiyaçlarını daha iyi görme fırsatımız oldu. Hemen ardından yabancı fuarlara katılarak da yurt dışında ki rakiplerimizin neler yaptıklarını görme fırsatımız oldu.
Yurt dışı fuarlara katılım sağladıktan sonra gördük ki, bizim pullukların Avrupa’da kullanılma imkanı yok. Çünkü biz o dönemlerde imalatımızı Araplara göre yapıyorduk. Biz Türkler her şeye çok çabuk adapte olabiliyoruz. Sorunu görünce çok çabuk çözüm üretebiliyor ve aradaki farkı hızlı bir şekilde kapatabiliyoruz. Birkaç sene içerisinde gelişimimiz hızlandı. Her geçen sene kendimizi daha da geliştiriyoruz. Artık aradaki o eski makas yok. Dev üreticilerin ensesindeyiz. Avrupa’ya ihracat çok zordu o yıllarda. Hala da çok zor. Ancak kendimizi geliştirmeye ve büyüme devam ediyoruz.’ Diyor.
BENİM BÜTÜN AMACIM BU ADI YAŞATMAK
Aydın Pulluk’un başlangıçtan bugüne sadece pulluk ürettiğine dikkat çeken Bülent Koç, ‘Yardımcı topraklama aletleri işine hiç girmedik. Bundan sonra da yapmayı düşünmüyoruz. Benim bütün amacım bu adı yaşatmak. Bizim gibi firmalar belirli bir zamandan sonra para kazanmaktan ziyade bir kurucunun adına layık olmaya çalışan işler yaparlar. İkinci ve üçüncü nesillerin tüm amacı budur. İnşallah üçüncü nesilde de başarı sağlayabiliriz. Çocuklarım yaz mevsiminde burada benimle çalışıyorlar. Bütün planlarımı bu işi sevmeleri üzerine kurdum, fakat takdir edersiniz ki bu işlerde peşin konuşulmuyor. Ben artık çocuklarıma bilgilerimi nasıl aktarabileceğim konusunda kafa yoruyorum.” diyor.
